Futbol programlarını dinlermiş gibi yapıp, sigara sararken ömrümden düşen her yılımın almaya çalıştığım biricik ölümüme ödediğim taksitler olduğunu fark ettim. Sonra sardığım sigaraları saydım. İçlerinden birini yakıp ciğerlerime, kutsadım. Ardından televizyona dönüp dedim ki hararetli hararetliiçindeki bu salaklara nasıl patlamıyorsun, ağızlarının boşluğunu! Benim bir tüpüm olsaydı, dünyayı yörüngesinden çıkarırdım.
Sonra zihnimin ücralarında sıkışmış bir takım hassas meselelerden ötürü kal geldi.Aklım başıma geldiğinde silkindim aptal bir maymun gibi.Bir artı bir denen bu kümese kaşlarımı düşürüp,henüz yirmi altı yaşımda gürültüye tahammül edemez hale nasıl getirildiğimi etraflıca bağırdım kendime. Tabakama bağırdım. On liralık tenekenin ne suçu varsa artık. Sonra küllüğe sövdüm saydım. Üç liralık plastik bedenine bastığım izmaritler yetmiyormuş gibi. Sağ bacağımı ovuşturdum bastıra bastıra iki elimle. Sinirlenince öyle oluyor bende. Suratımı ekşittim evin duvarlarından kainatın boşluğuna.
Bir sigara daha yaktım gürültüye. Her nefes yemek programlarına, kadın programlarına, araba veren yarışmalara, futbol konuşan kanallara, siyasete, ana haberlere, aynı yalanı ısrarla bağıranlara giren bir babafingo olsun dedim.
Bir sigara daha yaktım. Yeşilçam’dan güzel bir Türkan Şoray filmi diktim evin ortasına. Hararetim durdu. Tabakamdan özür, küllüğümden af diledim.
Evime Türkan güzel isim ama değil mi dedim. Gülümsedim.
Not: Sevgili okur!
İlk kitabım olan Taşrada Bir Cümle Sus’u en uygun fiyatlı internet sitesinden sipariş ederek, okurun vicdanından gayri koca tanımayan yazın anlayışıma bir katre destek sunabilirsin.
Teşekkürler…
